Gol Çizgisi Teknolojisi



2010 Dünya Kupası sonucu tartışmaların doruk noktasına çıktığı bu süreç nasıl ilerledi, gelin hep beraber inceleyelim:
            Son 10 yıldır gündemde olan Gol çizgisi teknolojisine FIFA ve UEFA, futbolun doğal yapısını bozabileceği sebebiyle şiddetle karşı çıkıyordu. Ta ki 2010 Dünya Kupası finallerinde yaşanan bir olaya dek. İngiltere Milli Takımı’nın Almanya ile oynadığı maçta Frank Lampard’ın kaleye gönderdiği top çizgiyi geçmiş fakat gol sayılmamıştı. Tekrar sonrası topun üst direğe çarpıp çizgiye geçtikten sonra oyun alanına geri döndüğü çok net bir şekilde görülmüştü.

Testi geçmeyi sadece 2 gol teknolojisi sistemi başardı:
            Bu olayın büyük skandala yol açmasının üzerine FIFA, gol çizgisi teknolojisini onaylamak zorunda kalmıştı ve Haziran 2011'de bir saniye içerisinde hakemi uyarması gereken on gol teknolojisi sisteminin test edilmesine izin verdi. Testlerin ardından 3 Mart 2012'de Uluslararası Futbol Birliği Kurulu GoalRef ve Hawk-eye sistemlerin ikinci aşamaya geçmeye hak kazandığını duyurdu. Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA), ‘hawk eye’ (şahin gözü) olarak tanınan gol çizgisi teknolojisi ve 'Goalref (çipli top) uygulamasına onay verdiğini açıkladı. 

Hangi şampiyonalar, bu sisteme ilk olarak ev sahipliği yaptı ?
              Bu teknolojiler ilk olarak 2013 Aralık ayındaki FIFA Dünya Kulüpler Kupası turnasında kullanıldı ve bu turnuvayı yine 2013 yılında düzenlenen Afrika Uluslar Kupası ve 2014'te Brezilya'nın ev sahipliğindeki Dünya Kupası karşılaşmaları takip etti. Ayrıca İngiltere Futbol Federasyonu Uluslararası Futbol Birliği Kurulu ile yaptığı görüşmede bu sistemleri Premier Lig'in bu sezon ki maçlarda kullanmasına karar kıldı. Premier Ligin ardından bu teknolojileri yine Avrupa’nın en önemli liglerinden biri olan Bundesliga gelecek sezondan (2015-16) itibaren uygulamaya koyacağını açıkladı.
Bu sistemin futbolun doğasına aykırı olduğunu düşüneneler de mevcut:
            Ancak herkes, Premier Lig ve Bundesliga Yönetimleri gibi gol çizgisi teknolojisini uygulamaya hevesli değil. Özellikle de UEFA Başkanı Michel Platini. Gol çizgisi teknolojisinin, gelecekte birçok türevinin ortaya çıkıp, futboldaki insan unsurunu tamamen ortadan kaldırmasından çekinen Platini, UEFA'nın düzenlediği Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi ve EURO 2012'de gol çizgilerine ekstra birer hakem yerleştirerek çözüm bulmak istemiş ancak istediği geri dönüşü alamamıştı.

Peki, bu iki sistem teknik olarak nasıl çalışmakta?
GoalRef
            GoalRef'in çalışma prensibi temel olarak topun içine yerleştirilmiş bir elektronik devreye ve kale çevresindeki düşük frekanslı manyetik alana dayanır. Kale direklerine yerleştirilen bobinler manyetik alandaki her türlü değişikliği algılayarak topun çizgiyi geçip geçmediğini algılar. Eğer sistem gol olduğunu algılarsa maç yetkililerini anında şifrelenmiş şekilde yollanan radyo dalgaları sayesinde onların kol saatlerine bir mesaj yollar.


Hawk-Eye
            Hawk-Eye sistemi 1999 yılında geliştirilmiştir. Bu teknoloji kriket, tenis ve bilardoda zaten kullanılmaktadır. Sistemin çalışma prensibi görsel veriler sayesinde yapılan nirengi hesaplamasına dayanmaktadır. Top oyun alanını farklı açılardan gören yüksek hızlı kameralarla takip edilir. Mevcut yazılım da görüntüde topa karşılık gelen piksellerin tanımlanmasıyla her karede topun yerini hesaplar. Ayrıca eğer bazı kameralar topu göremiyorsa yazılım topun gideceği yeri de tahmin edebilir. Topun takibi sonucu tüm görüntüler kaydedilir ve bu veriler daha sonra istatistiklerde ve oyun analizlerinde kullanılabilir. Hawk-Eye sisteminin kurulması halinde stadyuma her kale için yedişer kamera yerleştirilmesi teklif edilmiştir. Sistem gerçek zamanlı çalışmaktadır bu sayede hakemi de anında uyarmak mümkündür. Ancak sistem hata payının yüksek olduğu konusunda eleştirilmektedir. Nitekim Roger Federer ve Rafael Nadal ayrı ayrı sistemi kesin sonuçlar vermediği sebebiyle eleştirmişlerdir.


Bu teknolojiyi futbolseverleri ikiye böldü:

            Gol çizgisi teknolojisini destekleyenler bunun hakem hatalarını ciddi bir şekilde azaltacağını savunurken, bu teknolojiyi eleştirenler de mevcuttur. Bir çalışmaya göre eğer 2010-11 sezonunda Premier League'de görüntülerin yeniden oynatılması kullanılsaydı hakem hataları %30 gibi bir oranda azaltılabilirdi, ama bazı kişiler de oyun sırasında yeniden oynatma teknolojinin kullanılmasının oyunun akıcılığını çok olumsuz etkileyeceğini ve muhtemel pozisyonları engelleyeceğini savunmaktadırlar.


Sistemin tüm dünya genelindeki futbol müsabakalarına uygulanabilir olması maliyetine bağlı:

                Diğer eleştiriler ise sistemin küçük ve gelirleri kısıtlı federasyonlar için çok pahalı olmasına dayanmaktadır. FIFA yetkilileri bu yüzden daha fazla teknoloji kullanımından ziyade daha iyi hakemlik yapmak gerektiğini savunmaktadırlar. Nitekim 2014 yılının başlarında Bundesliga'nın iki seviyesindeki takımların birçoğu finansal sebeplerden dolayı teknolojinin kullanılmasına karşı çıkmışlardır. Sistemin maliyeti içinde çip olan top için 250.000 €'dan başlayıp Hawk-Eye veya GoalControl sistemleri için 500.000 €'ya kadar çıkmaktadır
                                                                                                                                   Ali Geçer
SHARE

About Güzelkelam

    Blogger Comment
    Facebook Comment

0 yorum:

Yorum Gönder